yaşlı
See also: yaslı
Turkish
Pronunciation
Audio (file)
Declension
Inflection | ||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Nominative | yaşlı | |||||||||||||||||||||||||
Definite accusative | yaşlıyı | |||||||||||||||||||||||||
Singular | Plural | |||||||||||||||||||||||||
Nominative | yaşlı | yaşlılar | ||||||||||||||||||||||||
Definite accusative | yaşlıyı | yaşlıları | ||||||||||||||||||||||||
Dative | yaşlıya | yaşlılara | ||||||||||||||||||||||||
Locative | yaşlıda | yaşlılarda | ||||||||||||||||||||||||
Ablative | yaşlıdan | yaşlılardan | ||||||||||||||||||||||||
Genitive | yaşlının | yaşlıların | ||||||||||||||||||||||||
|
predicative forms of yaşlı
present tense | ||||
---|---|---|---|---|
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I am) | yaşlıyım | yaşlı mıyım? | yaşlı değilim | yaşlı değil miyim? |
sen (you are) | yaşlısın | yaşlı mısın? | yaşlı değilsin | yaşlı değil misin? |
o (he/she/it is) | yaşlı / yaşlıdır | yaşlı mı? | yaşlı değil | yaşlı değil mi? |
biz (we are) | yaşlıyız | yaşlı mıyız? | yaşlı değiliz | yaşlı değil miyiz? |
siz (you are) | yaşlısınız | yaşlı mısınız? | yaşlı değilsiniz | yaşlı değil misiniz? |
onlar (they are) | yaşlı(lar) | yaşlı(lar) mı? | yaşlı değil(ler) | yaşlı değiller mi? |
past tense | ||||
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I was) | yaşlıydım | yaşlı mıydım? | yaşlı değildim | yaşlı değil miydim? |
sen (you were) | yaşlıydın | yaşlı mıydın? | yaşlı değildin | yaşlı değil miydin? |
o (he/she/it was) | yaşlıydı | yaşlı mıydı? | yaşlı değildi | yaşlı değil miydi? |
biz (we were) | yaşlıydık | yaşlı mıydık? | yaşlı değildik | yaşlı değil miydik? |
siz (you were) | yaşlıydınız | yaşlı mıydınız? | yaşlı değildiniz | yaşlı değil miydiniz? |
onlar (they were) | yaşlıydılar | yaşlı mıydılar? | yaşlı değildi(ler) / değillerdi | yaşlı değil miydiler? |
indirect past | ||||
positive, declarative |
positive, interrogative |
negative, declarative |
negative, interrogative | |
ben (I was) | yaşlıymışım | yaşlı mıymışım? | yaşlı değilmişim | yaşlı değil miymişim? |
sen (you were) | yaşlıymışsın | yaşlı mıymışsın? | yaşlı değilmişsin | yaşlı değil miymişsin? |
o (he/she/it was) | yaşlıymış | yaşlı mıymış? | yaşlı değilmiş | yaşlı değil miymiş? |
biz (we were) | yaşlıymışız | yaşlı mıymışız? | yaşlı değilmişiz | yaşlı değil miymişiz? |
siz (you were) | yaşlıymışsınız | yaşlı mıymışsınız? | yaşlı değilmişsiniz | yaşlı değil miymişsiniz? |
onlar (they were) | yaşlıymışlar | yaşlı mıymışlar? | yaşlı değilmiş(ler) / değillermiş | yaşlı değil miymişler? |
- When adjectives are declined (except for the predicative forms), it becomes a noun meaning "(an) old person"
Synonyms
Antonyms
See also
- eski ("old" for things, e.g. an old car)
This article is issued from Wiktionary. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.